+2 oy
200 gösterim
Korku hikayeleri kategorisinde (25,380 puan) tarafından
Bir gün akşam arkadaşım aradı. Evde yalnız olduğunu söyledi ve benim onlara gelmemi istedi. Evden izin isteyip arkadaşıma gittim. Evine vardım ve kapıyı çaldım. Kapıyı açması biraz uzun sürdü. Kapıyı açtığında arkadaşım uzun siyah elbise giymişti. Siyah saçları ve elbise tüm vicudunu kaplamıştı. Bana eve girmemi işaret etti. Eve girdim. Neden bilmiyorum ama burada bir tuhaflık vardı. Arkadaşım kapıyı kapattı ve kilitledi. Kilitlediğini görünce korkmaya başladım.  Sonra bana film izlemeyi teklif etti. Ben de onay verince televizyonu açtı. Bir korku filmi vardı adı "Süper ölüler". Çok korkunç bir filmdi. Filmde sadece ölüler vardı. Mezardan çıkıyorlardı ve öldüklerinin intikamını alıyorlardı. Insanları berbat halde öldürüyorlardı. Arkadaşıma filmden dolayı rahatsız olduğum yüzünden filmi değiştirmesini söyledim. O da kendisinin en sevdiği filmin bu olduğunu söyledi. Daha önce bana böyle bir şey söylememişti. Sonra önüme bir çok film CD'lerini attı ve içinden birini seçmemi istedi. CD'lerin üzerinde fotoğraflar vardı ve hepsi de çok ürkütücüydü. Hepsi de korku filmleri. Birbirinden korkunç isimleri beni daha da tedirgin ediyordu. Sonra arkadaşıma film izlemek istemediğimi söyledim, başka bir şeyler yapalım dedim. O da tamam gel ben acıktım, mutfakta bir şeyler atıştıralım dedi. Saate baktım saat daha 12'di. Tamam dedim. Mutfağa girdiğimde mutfak çok berbat kokuyordu. Aksine arkadaşım "Wow, mutfak nefis kokuyor. Acaba annem çıkmadan önce benim için bir şeyler hazırlamış olabilir mi? " dedi ve bana bakıp gülümsedi. Ben de korkudan titriyordum ama o gülümsediği için ben de sahte gülümsedim. Mutfakta ayakta duruyordum, arkadaşım elimden çekerek masaya oturttu, sonra gidip ocaktaki tencerenin kapağını açtı ve "Canım annecim, bana en sevdiğim parmak çorbasını hazırlamış" dedi. Ben parmak çorbası da ne diye soracaktım ama vazgeçtim, çünkü güzel bir cevap almıcağımı hissediyordum. Acaba şimdi ne tuhaflık olacak diye beklemeye devam ettim. Hızla bir kaba çorba doldurdu ve önüme koydu. Gördüklerimden dolayı dehşete düştüm. Çorbanın rengi kırmızıydı ve içi insan parmaklarıyla doluydu. Çığlık attım ve ardıma bile bakmadan kaçtım. Kapıyı açmaya çalıştım. Arkadaşım peşimden geldi ve beni engellemeye çalıştı. Gözleri kıpkırmızı olmuştu. Kapıyı açmaya zorladıkça arkadaşımın gözleri gitgide kırmızılaşıyordu. Sonra gözlerinden kan damlamaya başladı. Bana "Yapma! Kaçamazsın" diye bağırıyordu. Sonra  arkadaşım olacak o adam, artık her kimse, yanımdan ayrıldı. Nereye gittiğini bilmiyorum ama benden uzaklaşması iyi oldu. Kapıyı kırmaya çalışmaya devam ettim. Birden kapı kendiliğinden açıldı. Kapıda beyaz saçlı, kırmızı gözlü ve her yeri siyah kumaşla örtülü bir kadın vardı. Beni gördüğünde dişlerini göstererek gülümsedi. Dişlerinden kanlar sarkıyordu. Kapı açıldığı için evden koşarak dışarı çıktım. Tüm hızımla koştum. O ikisi de peşimden koşuyorlardı. Gece her yer çok karanlıktı. Yolumu bile göremiyordum. Ayak sesleri yükseliyordu. Birden ayağım taşa takıldı ve yere düştüm. Birden omuzuma tüylü bir el dokundu. Tüm gücümle çığlık attım, en azından yapabileceğim tek şey....
"Abla, ne oluyor? Kâbus mu görüyorsun? Çok terliyorsun. Su içmek istermisin" diye kardeşim uyandırmasaydı, belki onlara yem olacaktım...

Yorumunuz

Fotoğraf yükle:

Önizleme:

Görüntülenecek adınız (isteğe bağlı):
Gizlilik: E-posta adresiniz yalnızca bu bildirimlerin gönderilmesi için kullanılacak.
İstenmeyen Reklam Koruması:
Üç artı iki = kaç eder? Rakamla yazınız
Gelecekte bu doğrulamadan kurtulmak için, lütfen giriş yapınız veya kayıt olunuz.

1 yorum

0 oy
tarafından
Wow! Süper olmuş çok ürkütücüydü ellerine sağlık(◠‿◕)
(25,380 puan) tarafından
Teşekkür ederim Queens♡♡♡

7,251 Hikayeler

26,817 Yorum

21,291 Alt Yorum

17,066 kullanıcı

89 Online Users
0 Member 89 Guest
Today Visits : 10643
Yesterday Visits : 15911
Total Visits : 18527491
...