Daha 5-6 yaşlarında Küçük bir kız çocuğuydum. İlk doğum günümü kutlayacağım zaman gelmişti. çok heyecanlıydım pastadan ve annemin hediyesinden çok sürekli babamın bana ne alacağını ve yüzündeki mutluluğu görmek istiyordum. Saatlerce camdan dışarı bakıp babamın gelmesini bekliyordum. Ve sonunda babam gelmişti! bana küçük ve sevimli bir oyuncak ördek almıştı. Bu benim babamdan aldığım ilk hediyeydi... Sürekli her gece babamın bana aldığı ördekle uyurdum özellikle korktuğum zamanlar o ördeğe sarılırdım, sanki babam yanımdaymış ve bana sarılıyormuş gibi hissediyordum, her şey çok güzeldi. Benim babam sevgisini içine saklayan, hiçbir şekilde dışa vurmayan, doğum günü, sevgililer günü, anneler günü, babalar günü'nü, makyaj, açık giyinmeyi vb şeyleri sevmiyordu. Köyde yaşardık o zamanlar, daha sonra küçük bir şehire taşındık, şehire taşınacağımız zaman babamın belki değişeceğini ve birkaç şeyi seveceğini düşünüyordum ama her şey göründüğü gibi değildi, babam hala aynıydı. Küçüklüğümden beri babamın böyle olması canımı çok acıtıyordu. Sürekli diğer kızları kıskanırdım. Başka kızları babalarıyla beraber konuşurken, gezerken, gülerken, sarılırken ve birbirleriyle zaman geçirdiklerini gördüğüm zaman gözlerim doluyordu, arkadaşlarım sürekli babalarıyla geçirdikleri güzel zamanları anlatırken ben sadece susup onları dinlemek zorunda kalıyordum.. gözlerim doluyordu ama yine de ses etmiyordum. Canım acıyordu.....
Her gece ailem uyurken ben yorganın altında binlerce gözyaşı döküyordum ve sadece o kızlardan biri olmak istiyordum Ben de babamla birçok şey yapmak istiyordum. Onunla konuşmak, ona sarılmak, onunla zaman geçirmek istiyordum ama babam sevgisini içine sakladığı için ve bir türlü dışa vurmadığı için bunu yapamıyorum. bazen babam beni hiç sevmiyormuş gibi hissediyordum ama bu doğru değildi babam beni seviyordu sadece göstermiyordu. küçüklüğümden beri baba sevgisini dışarıda aradım ama hiçbir şekilde bulamadım her gün yaptığım tek şey sessizce ağlamaktı. Artık nefes alamıyordum....
Garip bir ruh haline girmiştim ağlamak istiyordum ama ağlayamıyordum yaşayan bir ölü gibiydim, kendimi iyi hissetmiyordum ama bunu dışa vurmuyordum. herkesin yanında sürekli gülümsüyordum ama iyi değildim.
Artık Zaman geçtikçe korkmaya da başlamıştım. Babamı kaybetmekten korkuyordum ve hala korkuyorum her ne kadar sevgisini göstermese de ve ben diğer kızlar gibi olmak istesem de yine de onun hayatta olması bile bana yeterli gibi geliyordu.
Keşke sevgisini gösterseydi, keşke ben diğer kızları kıskanmak yerine onlardan biri olsaydım, keşke arkadaşlarım babalarıyla yaşadığı onca güzel şeyi anlatırken sessiz kalmasaydım, ben de babamı anlatsaydım...
Ben yine ördeğimle beraber uyumaya devam edeceğim..
Hikayeyi daha çok anlatmak isterdim ama kelimelerin boğazıma dizilmesiyle ve gözyaşlarıma hakim olamadığım için burada son vermek istedim .(umarım bu gerçek hayat hikayemi okur ve seversiniz..)